1 Ağustos 2012 Çarşamba

SAÇLARIM YANDI 

                   son günlerde artan bir ivmeyle ,saçlarım yandı  diyen insan sayısında bence inanılmaz bir artış söz konusu.bu kadar teknolojik gelişmelerin arasında saç tellerimizi de sigortalatmamızın zamanı geldi galiba.
alt tarafı bir iki balyaj attırmak istenirken saçtelleri tel tel kopan kişiler ne yapacağını bilemeden çaresizce saçlarını kestirmek zorunda kalıyor , bu sabahta mailimi açtığımda ilker yavruturk.com sayfamızı ziyaret eden ve bu mağduriyetine çare arayan bir bayan daha ağlamaklı ve gerçekten aciz bir durumda kalmanın acısını yaşarken bizlerden çare aradı.

                    araştırma geliştirme projelerinde geniş kapsamlı çalışmalar yaptığımdan dolayı sorunu çözecek ürünler açısından oldukça zengin bir malzeme koleksiyonum olduğunu söyleyebilirim ama yinede ,saçlarınızı yakmadan renk değiştirilebileceğinin gerçeğini tüm kuaför dostlarımla ve sizlerle paylaşmaya hazırım..

                     mevsim değişimleri,iş veya eş sorunları ,değişme arzusu hepimizi yenilenme ve daha iyi hissetme arzusuna itebilir.saç rengi  kahve iken, bakır rengini denemek her kadının hakkı. sarıyken platin de olsun diye düşünmenizde bir sakınca yok . ama eğer kuaförünüzün bir anlık dalgınlığı yada belirlenemeyen bir nedenle saçlarınızı kaybedebilirsiniz. ozaman ne olacak?.para yada bakımlar saçlarınızı size geri verebilirmi?. saç deriniz yandığında aynı yerden yeniden saç çıkabilecekmi.

                      bir mağazadan şapka aldığınızı farz edelim eve geldiğinizde şapkanın içinde kocaman bir delik  olduğunu fark ettiniz ve size yakışmadığını düşünüyorsunuz, yarın faturanızla giderek değiştirme şansınız olduğunu bildiğinizden içiniz rahat bir uyku çekmeniz de bir sakınca görünmüyor. 
peki ,"saç tellerinizin uçlarının sanki saman parçası gibi koptuğunu fark ettiniz"! .şimdi ne olacak ..?

                      çok ünlü bir avukat ile bu sorunu paylaştım.hemde o kadar ünlü ki 4-5 ay kadar önce balyoz davasındaydı. uzun zamandır kendisini göremiyorum .bana verdiği cevap çok açıktı."birinci dereceden insan öldürmeye teşebbüsten dava açılabilirmiş"  .evet türkiyede ki yasalardan bahsediyoruz.insan haklarımızın nerelere kadar gideceğini bilmekten bahsediyoruz.

meslek hayatımda öyle ilginç durumlarla karşılaştımki.saçlarını platin yaptırmak isteyen bir genç bayan elinde sanki kaygan bir yosun varmışçasına berbat bir saçla yanımıza geldiğinde gördüğüm durum karşısında şok olmuştum.saç derisinden itibaren kopmuş ve cildi tahriş olmuş saçlarla da karşılaştığım oldu.çok sevdiğim bir kuaför arkadaşımın salonundan gelen gerçekten psikolojisi bozulmuş durumda bir bayan daha hatırlıyorum.arkadaşım kendisinin itiraf ettiği bir durum varki gerçekten "bir anlık ihmalden" kaynaklanan bu durum  onunda UYKULARINI KAÇIRMIŞ VE VİCDANEN RAHATSIZ OLMASINA SEBE OLMUŞTU.

neyseki saçları yanan kişilere tek seansta kalıcı sonuç veren uygulamalar artık mümkün ve budurmdaki herlkese ücretsiz saç bakımı yapmaya devam ediyoruz.

bilinçlendğimiz zaman hem kuaför hemde saçlarını kuaförlere emanet eden bayanlar daha emniyetli hissedebilirler .aksi halde kimse saç boyatırken saçlarını kaybetmek istemez ve hiç bir kuaförde bir anlık dalgınlığı sebebiye insan öldürmeye teşebbüsten yargılanmak istemez..

size iyi renk değişimleri dileyerek sevgilerimi yolluyorum.

saç tasarımcısı

21 Mart 2012 Çarşamba

GELİN MAKYAJI VE SAÇI

Gelin Makyajı
Unutulmaz gün için muhteşem makyajlar…
Onca koşuşturma ve hazırlığın içinde makyaj ve saç da mutlaka vardır gelinlerin listesinde. O ölümsüz gün için büyüleyici görünmek şarttır. Bunun içinde itinayla hazırlanmış o muhteşem gelinliği tamamlayacak saç ve makyajın gelinlik kadar özenli olması gerekir.
Gelinlerin her zaman olduğu gibi kendi doğal halleriyle görünmesi taraftarı olmuşumdur. Makyajda kullanılan ışık ve gölge oyunlarıyla bir kişiyi değiştirip daha sonrada yoğun bir makyajla kişiyi tanınmayacak hale getirmek çok kolaydır  ama bence gelin makyajında işin özü her zaman doğallıktır. Eğer beyaz saflığı simgeliyorsa insanın yüzüde kalbinin saflığını yansıtmalıdır. Kırık beyaz gelinlik tercih edenler, beyaz renk gelinlik tercih edenlere göre biraz daha sıcak tonların hakim olduğu makyaj tercih ederlerse daha uyumlu bir görüntü elde edebilirler. Mesela beyaz gelinlik için pembe tonlu allık tercih edilebilecekken , kırık beyaz gelinlik ile şeftali tonları daha uyumlu olacaktır. Gözler içinde aynı durum geçerli kırık beyaz gelinlik için sarılar, bronzlar, kahve tonları tercih edilebilir, beyaz gelinkde ise pembe, lila  veya gri gibi tonlar tercih edilebilir. Burada tabiî ki kişinin ten rengi ve saç rengide çok önemli rol oynuyor. Gelin makyajınızı yaptırmaya karar verdiginiz kişi ile daha önce hiç çalışmadıysanız bir ön prova şart. Bu prova sırasında iki gözünüze de farklı tonlar denettirmenizi tavsiye ederim böylelikle farklı tonların nasıl durucağını görmüş olursunuz. Provaya giderken beyaz veya krem rengi bir tshirt ile giderseniz genel olarak renkleri daha iyi algılayabilirsiniz.
Gelin makyajının gerekirse 24 saat bile bozulmadan kalması gerekir bu nedenle kullanılan ürünler son derece önemlidir. Gelin makyajınızı profesyonel ürünlerle yaptırmayı unutmayın ve ayrıca makyaj bitince de sabitleyici sprey ile makyajınızı sabitleyin ve mutlaka çantanızda sürülen rujun aynısından bulundurun. Makyaj sabitleyicileri makyajınızı kusursuz bir şekilde sabitler ama ruj yemek yerken çıkabilir tazelemeniz gerekebilir.
Kısacası düğün makyajınızda abartıya kaçmadan kusurları kapatıp doğal güzelliğinizi ortaya çıkartacak bir makyaj tercih ederseniz ileride belki 10 sene belki 20 sene sonra düğün fotoğraflarınıza baktığınızda pişmanlık duymamış olursunuz.
MAKYAJ SANATCISI  AHSEN GÜLKAYA.

GELİN SAÇI
TEPEDE SIKI TOPLU YA DA ENSEDE BALERİN TOPUZU DERKEN ACABA DAĞINIKMI OLSA YADA YARI TOPLU MAŞALI OLSA, AMA DALGALAR ÇABUK BOZULURSA  ..GELİN SAÇINDA RİSKLERİ AZALTMAK İÇİN EN DOĞRU YOL PROVADAN GEÇER.
DUVAK NASIL OLMALI .KABARIK MI ? MERYEM ANA TARZINDAMI? ENSEDE Mİ? TEPEDEMİ? ÇİÇEK Mİ ? YOKSA TAÇ MI KULLANMALIYIZ..İŞTE BU SORULARIN CEVABI GELİNLİK MODELİNİZDE ,YÜZ HATLARINIZDA VE TABİİKİ KENDİNİZİ EN RAHAT HİSSEDECEĞİNİZ SAÇ MODELİNDE GİZLİ.
BEN İLKER YAVRUTÜRK OLARAK EN KEYİF ALARAK YAPTIĞIM HİZMETİN GELİNSAÇI TASARLAMAK OLDUĞUNU SÖYLEYEBİLİRİM.HEMM GELİN HEM AİLESİ HEMDE BEN BİR SERENAT HAVASINDA SAÇ TASARLARKEN ELİMİZDEN GELENİN EN İYİSİNİ YAPARAK GELECEK KUŞAKLARA HARİKA FOTOĞRAFLAR BIRAKABİLİRİZ. YAKLAŞIK 2 HAFTA KALA SAÇIN PROVASI YAPILIRSA ,RENKLENDİRME İŞLEMLERİ SONUÇLANDIRILIRDA SAÇ MODELİNE GÖRE BALYAJLARDA KARAR VEREBİLİRSEK DEĞMEYİN KEYFİMİZE.ASLOLAN KALICILIK VE ASALET OLMALI DİYOR GELİNSAÇI TASARLARKEN BAŞKA BOYUTA GEÇTİĞİMİ DÜŞÜNÜYORUM..

SAYGILARIMLA.
SAÇ TASARIMCISI İLKER YAVRUTURK

16 Mart 2012 Cuma

kes şu saçlarını ,zaten boşanmışsın .!!!

Bosanan ciftlerin ilk isi saclarini kestirmek.
Acaba Sac tasarlatmak insan psikolajisine pozitif katkilar saglar mi?
Iste tum bu konular insan hayatinda sac modelinin ne kadar inemli oldugunun isaretleri, sac tasarim konusu tum dunyada insalarin rahatlama ve arinma terapisini animsatan seanslara kadar gidiyor.
Hindistanda bir koyde evlenene kadar saclarini uzatan genc kizlar dugun gunu saclarini kazitarak tapinaklarina bagisliyarak sukranlarini sunarken , modern dunyada bosanma davasi biten kadinlar da saclarini kestirerek hayata yenilenmek ve yeniden baslamak istediklerini soyluyorlar..yada topluma ben bunlalimdayim benden uzak durun da diye bilirler..bunu ancak yasayan anlar..
Erkeklerde de durum ayni. Askere giderken tras olsuruz, evlenirken sinek kaydi olmali, uzatirsak kiz gibi derler kazitirsak deli, orta bir yol bulmak lazim bu ara muhtesem suleymanin sakallari mode bir ara david beckham in saclariydi populer olan. Ama bu degisim psikolojilerle dogru orantili ve hic bitmeyecek.
En dogru kuaforu bulan sakin birakmasin bir kuaforden digerine kosmadan aliskanliklar elde ederek temiz ve sizi duyan bir kuafor hem psikolog hem modaci hem arkadas hem de sirdas olabilir..
Belki mahallenizde belkide cok uzakta bir semte  olabilir bagdat cadesindeki yerime kucuk cekmeceden gelende var bakirkoydende , gecen gun kirklarelinden gelen cift gercekten cok ozeldi. Esiyle gelen bayan hem esinin trafikte nasil uyudugunu anlatti hemde araba kullanirken 1 saat gecikmeseine neden olan trafige aldirmadigini..
Hayat akip giderken yaninizda tasiyacaginiz yasam formunuzu sizde olusturabilirsiniz. Tek yapmaniz gereken kuaforunuze guvenmek ve aramak..!!

Ne demis mevlana arayan belasinida bulur mevlasinida..
Bu arada saci yanan , yipranan bayanlara dunyada ki en gelismis sac bakim urunleriyle bakim yapmaya devam ediyoruz..
Bekleriz..ve tum kuafor dostlarimizla bu bilgilerimizi paylasiyoruz.

Saygi ve sevguilerimle.
Ilker yavrutürk

13 Mart 2012 Salı

web sayfamız

bu gün yoğun bir şekilde web sayfamızı yenilemeye çalışıyoruz,öncelikle saç tasarım ve güzellik bölümünün ayrı olduğunu anlaşılır şekilde anlatmalıyız.ardından gelin saçları.com ve kıvırcık saçlar .com u satın aldık.tasarımlarını bitirip yayına sokmamız 2 ayı alacak ama çok iyi olacak.
bu arada mayısta kuaförlere yönelik ilk eğitimlerimi veriyorum arzum mozmetik sınıf açtı bile bende çok iyi hazırlanıyorum..
2012 için en önemli planlarımdan biride paul mıtchell ürünlerini ülkemize yeniden kazandırmak.nisan 26 da almanya dan gelecek olan yönetim takımı bizi yakından tanıyacsak ve elbetteki çok şaşıracaklar..acarkente açacağımız ofis 1 nisana hazır ve burada YAVRUTÜRK saç tasarım akademiside hayata geçecek..eğitim satış ve satış sonrası tüm teknik detayların hayat bulacağı bir mekana hoş geldiniz demeye az kaldı..4 katlı ve 1000 metrekarelik bu mekan saç modasına katkıda bulanacak alt yapıya sahip..a dan z ye saç hakkında her şey bizden sorulur..
kaynaktan ,protez sistem saç şlavelerine hatta kaş eklemeye kadar çok geniş ve işinde uzman bir alt yapımız olduğunu bilmem bize bile inanılmaz ama bir o kadarda hoş geliyor..

herkese selam yola devamm..yolun daha başındayız çünki..
sevgiler.ilker..:)

28 Şubat 2012 Salı

merhaba 2012 mart

        Hürrem in yeni saç renginin farkındamısınız.? dizi ilk başladığında saç rengi bakır kızılken yeni sezonda renk karamel tonlarının bal rengiyle birleşmesinden elde edilmeye başladı ve çok yakıştı.
bu renk en açık mokka kahvesi ile tek başına da elde edilebilir. önemlii olan saç tonunuzun açılması gerekmeden de bu sonuca ulaşabilektir.siyah, kahve yada açık kumral renklerdeyseniz 15 dakikalık bir losyon ile saçınızın tonu değiştirilir ve ardından istenilen 2012 hürrem rengi uygulanırsa toplamda 40 dakikadan az bir zamanda saç renginiz değişmiş olur..
bu rengin kalıcı olasını ve parlamasını istiyorsanız sıkı bir önerim olacak .eczaneden EXCİPİAL hyro nemlendirici vücut losyonunu saç uçlarınıza banyo sonrası sürün sonucu görün,;)

harika bir mart ayı diliyorum..;)

Asiye Hanım Ve Saçları

Bundan yıllar önceydi, büyük annem Asiye Hanım saçlarını bana emanet etmişti. Hoş aslında yaşında bir kuaföre emanet ettiği bembeyaz ve incecik saçları yemenisinin altında sıkı sıkı bağlanmaktan sayemde biraz kurtulabilecekti.
Sorun çok büyük sayılmazdı. En son 3-4 ay önce Kasımpaşa hamamında Çakır Abla vardı biz küçükken teyzemin oğlu İsmet’le beraber büyükannem bizi de hamama götürürdü ya: İşte o Çakır Abla boyamıştı. Simsiyah boyayı sürer sonrada sigara külü ile derideki lekeleri çıkarırdı.
Ama şimdi kuaför çırağı ve meraklı torunu İlker vardı. Yani bendeniz… Babamın dükkanından büyük heyecanla boyaları cumartesiden almıştım. No 1 İgora ROYAL ve 10 vol peridrol… Boya fırçası, boya kasesi ve…... Eldiven almamıştım. Niye mi, tabii ki ellerim simsiyah boya olsun da boya sürdüğüm anlaşılsın diye.
Kasemizin içindeki önemli karışım saça sürülmüş ve yarım saat beklenmişti bile. Büyük annem saçlarını banyoda yıkamıştı. Bu arada ben de makaslarımı çıkarmış kesim telaşı ile işe başlamaya hazırlanıyordum. Eee tabii ki biraz da uçlarından alsam fena olmazdı hani...
Saçı dikkatlice taradım, ellerim hafif bir heyecan mı titreme mi her neyse bir şekilde işe başlamıştı. Ama ben, ne yaptığımı biliyordum ne de makas. Ama inanın sadece uçlarından aldım. Saçta büyük bir değişiklik yoktu ama ben epey adrenalin salgılamıştım. Hani birkaç kişi daha olsa hazır başlamışken pratiğim biraz daha artsa diye düşündüğümü hatırlıyorum.
Ama asıl sorun aniden çıkıp gelen Nejdet Dayımdı. Günlerden Pazar ya... Onun da annesine bir uğrayacağı tutmuştu ve bu arada benim saç kesimimin son 3-5 dakikasını da izleme fırsatı bulmuştu. Ben gururla eserime bakarken, Nejdet Dayım “BENCE YANLARI BİRAZ DAHA YUVARLATSAYDIN DAHA İYİ OLURDU” dedi. Ve işin aslında içine de etmiş oldu.
Niye mi. Artık o andan sonrasını ben hatırlayamıyorum. Çünkü saça öyle bir daldım ki sağ tarafı düzeltsem, sol yamuluyordu. Ve bu dengesizliğin sebebini araştırırken saç gittikçe kısalıyordu.
Sonuç mu? Büyükannemin saç rengi güzel olmuştu. Siyah çok yakışmıştı (zaten hep siyahtı) ama saçın kesimi yüzünden olsa gerek büyükannem bir müddet başörtüsünü hiç çıkarmamıştı.
Ama o esmer teninden hep şikayet ederdi 74 yaşında bana göre erken gitti. Ben biraz daha kariyerimi oturttuktan sonra gitseydi belki onu daha sık ziyaret edebilecektim ama hayat bizi maalesef beklemiyor. ‘’Sevgileri yarınlara bırakmayın” diyor ya birileri... Neyse büyük annem esmer tenini hiç sevmezdi, ÇİL FAZIL diye bir krem vardı.
Hep eczaneden onu alır, yüzüne sürerdi ten rengini açar diye epey tavsiye de ederdi. Haa bir de cımbızı vardı arada eline küçük aynasını da alırdı. Ve kaş bıyık işleri ile uğraşırdı… Haaa bir de ağda konusu vardı. Şeker limon piknik tüpünden mis gibi ağda kokardı. Elma şekeri yiyen var mı içinizde işte o elma şekerinin üstündeki tatlı kısım ağdadır ama tabii ki hijyenik ve lezzetlidir.
Beni büyükannem büyüttü. Onunla ilgili çok anım vardır hafızamda. Annem çalıştığından 37 sinde emekli oldu zaten. Babam da kuaförlük mesleğinin yorucu temposu içinde pazardaaan pazara ancak ben ve kardeşimle ilgilenebilirdi. Diğer tüm zamanım Büyükannemlerde geçerdi. Ve işin ilginç tarafı 7 çocuktan ve bir torundan sonra bile büyükannem dedemi kıskanırdı. Evet hem de öyle kıskanırdı ki herkes bilirdi bu kıskançlığı ve “Aman Asiye Abla sen de abartıyorsun biraz deseler de o her aklına geldiğinde bazen ayda bir bazen de haftada bir salatalıkları soyar ve kabuklarını alnına yapıştırırdı nedeni de: bilmeyenler için yazıyorum; cilde iyi gelir de ondan.
Asiye Hanım 32 yıllık hayatımda kendine en az bakan kadındı. Asla makyaj yapmadı, gençliğinde bir kere. Beyoğlu’nda ünlü bir kuaföre gittiğini hep anlatırdı. O bizim kültürümüzün en YALIN kadınlarından biriydi. YALIN HALİYLE YAŞARDI. 13 yaşında Selanik’ten İstanbul’a göç ederken Yunan askerleri onu beğenmesin diye yüzüne tencere karası sürmüş ve 16 sına geldiğinde aşık olup evlenmişti. Ama yine de o bir kadındı. Ve o bile süslenirdi...
Şimdi soruyorum: Senin halin ne öyle?
Yaz geliyor biraz kendine çeki düzen ver, saçının başını haline bak.
Çenendeki kıllara ne demeli? Kaşlarını kendi başına almaktan vazgeç. Kaş uzmanlık ister, Benim salonumda bir kişi sadece kaş almakla görevli. Ağda konusunda da bir uzman var. Her şeyin bir ustası var yani.
Bir de eller var tabii bir kadının eli, çok ama çok önemlidir. Ellerine peeling yaptırdın mı hiç? Efendim ne olduğunu merak ediyorsan gel bu ay bizim salonda el parafini hediye yapılıyor. Bir dene…
Yosun terapisi nedir bilen var mı? Bilmiyorsanız öğrenin kardeşim ayıp ayıp…Bugün ki zamanda bunları bilmeniz lazım arkadaşlar… Ne yaparsanız kendiniz için yapın ve hayattan keyif alın.
BENİM CANIM BÜYÜKANNEM... Seni çok özlüyorum.
Bu arada kızımın adına ASİYE koyamadım ama ASYA koydum.